Tüm gece uyuyup da uykumuzu almış bir şekilde uyanmış olsak bile tuhaf bir şekilde sabahları esniyoruz. Bu durumun, fizyolojik ve biyolojik birkaç sebebi var.
Esnemek, uykuyla eşleştirilen bir eylem. Esnediğimizde, uykumuzun ve artık yatma vaktimizin geldiğini anlıyoruz.
Ancak sabahları, uykumuzu almış bir şekilde uyandığımızda da esniyoruz. Bunun sebebi ne olabilir?
Vücut ısısı ve kan akışı düzenleniyor.
Uyandığımızda birçoğumuz üşüyoruz. Esnediğimizde ise daha fazla hava alıp ciğerlerimizi genişleterek vücudumuzun oksijen seviyesini artırıp kan akışını hızlandırıyoruz. Böylece vücut sıcaklığımız düzenleniyor.
Farkında olmasak da kasları ve eklemleri güne hazırlıyoruz.
Gece boyunca neredeyse hiç hareket etmeden yattığımızı düşünürsek, esnediğimizde kaslarımız ile eklemlerimiz gevşeyerek aktive olup harekete hazır hâle geliyor.
Vücudumuzun yanı sıra beynimizi de aktif hâle getiriyoruz. Uyandığınızdaki ilk anı düşünün. Beyniniz çok da işlevsel çalışmaz, biraz “mallaşırız”. Esnediğimizde ise kan dolaşımı ile beyin hücrelerinin hızı artıyor ve enerji seviyesi yükseliyor.
Biyolojik saatin de etkisi var.
Uyandıktan sonra sirkadiyen ritmimiz (biyolojik saat) beynimizi ve vücudumuzu bir makine gibi aktif hâle getirme sinyalleri gönderiyor. Bu sinyaller, kasları ve beyni harekete geçirme seviyesini artırmak için esnemeyi tetikleyebiliyor.
Kısacası esneme sadece uykusuz olduğumuzda ortaya çıkmıyor, vücudumuzu yeni güne hazırlıyor.
